4 Eylül 2010 Cumartesi

Şiir sustuğunda


İçini insanlara dökmek yerine, kağıda dökenler çok iyi bilirler. Kalem bazen boşa oynar kağıtların üzerinde. Birden kendinize geldiğinizde, bir bakarsınız ki yazdığınızı sandığınız hiçbir şeyi aslında yazmamışsınızdır.


Şair en arabesk ses tonuyla;


""Bir kulunu çok sevdim" diyorum

"Ömrümü ona verdim" diyorum

"Kalbimi ona verdim

artık geri vermiyor" diyorum"


diye şiiri bitirdiğinde farkettim, önümdeki beyaz kağıda saatlerdir sadece çizgiler çizdiğimi. Yatay, dikey, enine, boyuna çizgiler... ve bir tek harf çizgilerin arasında.


Son zamanlarda benliğimi esir alan düşüncelerden biri daha gitmeden, bir yenisinin kapıdan girmesi sorunu.

Beynim dumura uğramış, hangisine öncelik tanıyacağını bilemez bir halde, son çaresini kullandırıyor sanki. Saçmalatmak!

Öylesine saçmalıyorum ki, bu saçmalamaların yepyeni saçmalıklara dönüşmesi saçmalığına engel olamıyorum.

Bu kez suçun tamamen bana ait olduğunu itiraf ediyorum!

O hayalleri ben kurdum çünkü. Gerçekleşmeyeceğini bildiğin hayalleri kurmak yorar, saçmalatır işte.

Çok kaptırdığınıza hayal mi gerçek mi çizgisini farkedemeyebilirsiniz.

Acı çekip, acı çektirmek gibi garip bir ruh haline girersiniz. "Keşke"yle başlayan cümleleri kurmaya başladığınızda vakit çok geçtir...


"Şakadan başka izah tarzı olmayan bu kalp ağrısını" erteliyorum, "bu şakacı bahar çiçeğinin" solmaması için.


Bendeki senden değil, senden gidiyorum!

Çünkü artık "özürlerim" tükendi...


Ve ben "ne zaman bir şarkı tutsam haberler başlıyor radyoda" şaşkınlığında, gülümsemeye bile başlayabilirim.

Belki...



Bir dip notçuk: Durumuma en uygun sözleri Yılmaz Erdoğan yazmış. Tırnak içleri...








2 yorum:

  1. Geçenlerde "Öyle körü körüne umut etmeyeceksin bir şeyi.

    Güveneceksin bir kere. Eminsen adım atacaksın,değilsen bekleyeceksin. Dibini görmediğin kuyularda bir ışık görebilme umuduna bağlanıp yaşamayacaksın hayatını.

    Gerçekçi olacaksın." diye devam eden bir yazı yazmıştım. Ve öyle sağlam hayaller kuracaksın ki sen bile yıkamayacaksın diyordum kendi kendime. Biliyor musun böyle yazıyorum hissediyorum ama insan bazen hiç farkında olmadanda hayaller kurup üzerine dünyasını yerleştirebiliyor ve birgün bakıyorsun ki yıkılmış. Elinden bir şey gelmiyor susmaktan başka.

    Yüreğine iyi bak.

    YanıtlaSil
  2. Aslında hayal kurmanın bir zararı yok, uçuk kaçık olmadıkça;) insanı motive bile edebilir. Sürekli realistlikte yorar insanı.
    Ve aslında belki bazen... hayalini yaşamayı göze alacaksın.;)
    Teşekkür ederim uçan.

    YanıtlaSil