2 Kasım 2010 Salı

Sarhoş yazılar vol:bilmemkaç

Amerika'da karşıdan karşıya geçmek üzeresiniz ve yayalara kırmızı yanıyor, ve üstelik hiç araç yok! Geçmezsiniz, beklersiniz. "Abi ben gerizekalı mıyım" diye düşünür ama geçmezsiniz. Tabi iyi bir terbiye almışsanız!
Avrupa'nın herhangi bir yerinde, sigara içmek serbest olsa bile yaktığınız anda kafalar size çevrilir, öyle bir ikinci sınıf hissedersiniz ki kendinizi, söndürürsünüz. Tabi iyi bir terbiye almışsanız!
Türkiye'de iyi terbiye almak çok gereksizdir. Çünkü iyi terbiye alanlar "salak"tır! Kurallara uygun davranışlar sizi sadece "salak" yapar açıkgözlerin gözünde! Ve elbette asla dışlanmak istemez hiç kimse, "geçerim abi ne var, yaparım abi ne var, kolaysa abi ne var..." diye diye...

Bir başka yazıda, "Biz Türkler..." diye başlayan ve trajedilerimizi (!) komiklik olsun diye paylaşan kişilerden hiç hoşlanmadığımı yazmıştım. Neden adam olamayız, kendimce açıklamıştım. Olamayız!
Oldurmuyorlar çünkü!
Çünkü biz yayalara kırmızı yanarken, aralardan derelerden geçmeyi marifet sayarız. Çünkü biz yasaklar varsa, delmeyi bulmanın yollarını marifet sayarız, başbakanlarımız eşliğinde hemde!
"Kanun bir kere delinse ne olur ki?" "Ben youtube'ye girebiliyorum!" diyen başbakanların çocuklarıyız biz!
Ee o zaman bu yasaklar eşliğinde aslında sonsuz özgürlüğümüzü neden kullanmayalım? Neden devlet büyüklerimiz "hadi aslanlar" derken, korkak bir kurt olalım?

Senaryolar yazılıyor ve biz 80 ihtilalinden sonra hep bize verilen rolleri oynamaya gönüllü edilgenleriz!
Uyutulmaya gönüllü edilgenler. Ama bir açık bulun sıyrılın... öğretilen edilgenler!
Bir kaç "yırtınan" çıkıyor, "yırtındığıyla" kalıyor.
Çünkü o arada bilmemkim bir klip çekiyor ve canım Türkiyem o klibe kilitleniyor!
Birileri aynı anda bir okul için yardım topluyor.
Birileri aynı anda otistikleri tartışıyor.
Birileri aynı anda futbol konuşuyor.
Birileri aynı anda sinemada.
Birileri aynı anda "sanat" tartışıyor.
Birileri aynı anda... aynı anda... aynı anda...
Türkiyem kendine uygun olanı tartışıyor!

Ama benim canım ülkem hiç "biz ne zaman adam oluruz" tartışmıyor! Sadece kafasına göre yazıyor arada...
Kendine uygun adam kılığını bulup giyiveriyor.;)
Ama biz suya yazı yazma dalında hep birinciyiz!

Sular akar giderken öyleee bakarız.
Kimse şikayet etmesin!

Kasım'da aşk başkadır... unutmayın.

5 yorum:

  1. "Güzel yazı, haklısın tümüyle. Ama onlar öyle güzel terbiyeleri yaşatabilsinler diye var, biz ve bizim gibiler, bu da dip not olsun." dedi @drazavil
    Sevdim ben bu dip notu!

    YanıtlaSil
  2. Klişelerle dolu bir yazı olmuş. Hele ki 80 ihtilalinin sonuçlarını böylesine "kesin" bir yargıya kavuşturmak, birçok etkeni gözden kaçırmaya neden olur. Tek taraflı bir devlet politikasının böylesine büyük etkileri olduğunu kabul etmek, kolaycılıktır. Televizyona bu kadar yüklenmenin de manasız olduğunu düşünüyorum. Yazının her yerinde elitizm barınıyor. Fakat gerçekler bu değil. Esas hata da buradan kaynaklı. Madem devletin "öğretileri" bu denli yanlış ve yanlı, neden siz de dayatıyorsunuz ki başka şeyleri? "Doğruyu" öğretme çabası ya da "adam etme" gayesi ister devlet olsun ister birey, her zaman sığ fikirler barındırır. Karşıyız.
    Doğrularınızı "kesin" hale getirdiğiniz gün en büyük hatayı yapmış olursunuz ama daha da kötüsü bunu insanlara dayatmaktır ki, o sınırda bir yazı olmuş bu.
    Galeyana gelen bazı yorumların destekler olması muhtemeldir ama bu içindeki gerçeği değiştirmeyecektir. Nereden bakılırsa bakılsın, elde kalan birçok tarafı var.
    "Uyutulmak" kavramını açar mısınız? Neye göredir uyutulmak? Sizin görüşlerinizin tersi midir? Siyaset tartışmak mıdır? Bugün sizin "uyanık" olarak gerçekleştirdiğiniz aktivitelerin ne kadarının için doludur ve kime göre?
    Kıstaslarınız somut mudur?
    Onu da bir tarafa koyarsak, 80'ler dediğiniz devlet dayatmasının tek taraflı başarı şansına nasıl inanabilirsiniz ki? Sokakta yürüyen insanları bu kadar aptal ve fikir empoze etmeye hazır halde görmek kolaycılık değil midir?
    O adamın bir yaşantısı ve ona göre şartları yok mudur? Herkes mi televizyondan etkilenmiştir? Televizyon o kadar güçlü bir alet midir? Hiçbirisi değildir. Şartlar ve kapitalist imkanların getirdiği bazı şeyler ile 80 ihtilalini yan yana getirmek ve tüm sorumluluğu buna vermek, gerçekle bağdaşmamaktadır.
    Son sorum şudur;
    Adam olmak zorunda mıyız?

    YanıtlaSil
  3. Bireylerin "özgünlüğünü" hoşunuza gitmese dahi korumak zorundayız. Zaten esas demokrasi ya da "adamlık" bu noktada başlamaktadır. Bence fikirlerinizin biraz daha detaya ve teknik bilgiye ihtiyacı var fazlasıyla. Hele ki ahlaki olarak yaptığınız eleştiriler ve karşılaştırmalar son derece basittir. Sokaktaki adamın ağzına sakız olan bazı şeylerin burada yer alması -ki yazılarınıza değer vermemden kaynaklı- tek kelimeyle hayal kırıklığıdır. Sizin, yolda yürüyen adamdan farkınız olmalı. "Biz Türkler" diye başlayan cümlelerin artık sonu gelmelidir. Biz Türkler, böyleyiz. Yapacak bir şey yok en doğru cümledir. Düzeltme çabalarını ise modern dünyanın baskıcı yapısına vermekteyim. Modern bir insan olarak geri dönülmez doğrularınızın post modern bir insan olarak zerre önemi kalmadığını belirtmek isterim.
    Saygılarla.

    YanıtlaSil
  4. Son sorudan başlıyorum Fatih, evet adam olmak zorundayız!

    Klişeler derken? Ve televizyon derken?
    Sanırım kafanda farklı düşünceler vardı ve burada sende bunları ifade ettin? Çünkü televizyonu yazıda ne gizli özne olarak kullandım, ne de etkisinden sözettim.
    Hatta hiç sözetmediğim "devlet öğretileri" konusuna girmişsin ki, buna hemen yanıt vereyim, hep devletten beklemek yanlıştır, sen devletin için ne yaptın? sorusunu da sorarım.
    Dayatmak?
    Ben düşündüklerimi yazdım, hiç kimseye herhangi bir dayatma yapmak aklıma gelmez, gelse bunu bu kadar basit ifade etmezdim.

    Babam vergi rekortmeni oldu ve dönemin Bakan'ından aldığı plaketi mağazasına astı. Yorumlar... "Salaklığını belgelemişsin!"
    Dürüst bir insana yanıt!

    Uyutulmak!
    80 darbesi sonucunda gençleri apolitize etmek adına herşey yapıldı yavaş yavaş.
    Bu konuda zaten pek çok şey yazıldı, çizildi.
    Dön bir bak lütfen, isim vermiyorum, aslında binlerce verebilirim;) "Ece abla,nolur programında Justin Bieber'den söz et." diyen, çilek dudakları için saçmasapan kişilere anlamsız tezahüratlarda bulunan, ama Devlet Bakanı'nın adını sorsan bilmeyecek bir gençlik yok mu karşında?
    Neden bilmiyor? Bu da ayrı tabi;)
    Adam bir H.Yener kadar ilgi görmüyorsa normal.
    İşte budur siyasetten uzaklaştırmak. Farmville oynatmaktır saatlerce!
    Bunlar bilinçlidir Fatih.
    Sorumluluk 80 ihtilalinindir!
    80 ihtilalinin sonuçlarıdır.
    80 ihtilali sonrası kendi iç hesaplaşması yarım kalmış solun sancısıdır ters giden şeylere boyun eğmek durumu!
    Farmville de oynanır,toplist de yapılır, aşkta yaşanır, karşısında değilim, ama kaptırılırsa itirazımı yaparım.
    Bu ülke neden gençlere emanet edildi? Çünkü fitili ateşleyen gençlerdir. Ama ne yazık artık o fitili ateşleyecekler, internet ortamında bir iki protesto gösterisi yapıp, sorumluluğunu savuşturanlardır. Bak sor çoğu bir sosyal projeye adını soyadını yazıp imza vermeye çekinir.
    Evet, yazı basit bir yazıdır.;)Aşk meşk yazdığım bir dolu yazıdan çok daha fazla yorum almışım.;)
    Çünkü... dilim varmasa da uyutulduk Fatih.

    YanıtlaSil
  5. Evet basit Fatih. Çünkü demogoji ve fazla teknik bilgiyle vardığımız nokta belli!
    Siz bununla övünüyorsanız...
    Ben daha bişi demesemde olur.;)

    YanıtlaSil